Çileğin Sağlığa Faydaları
Kolesterol: İspanya’daki Salamanca Üniversitesinin yaptığı çalışmaya göre düzenli olarak çilek yemek LDL (kötü) kolesterol seviyesinin düşmesini sağlıyor.
Araştırmaya katılan 23 gönüllü 1 ay boyunca her gün yarım kilo çilek yemiş. Yapılan testlerde araştırmaya katılanların LDL kolesterol seviyelerinde yaklaşık %9 kadar azalma görülmüş. HDL (iyi) kolesterol seviyeleri ise aynı kalmış.
Uzmanlar çileğin kolesterolü neden düşürdüğü konusunda daha fazla araştırmaya ihtiyaç duyulduğunu belirtiyorlar fakat ilk sonuçlara göre çileğin bu özelliği meyveye kırmızı rengini veren “antosiyanin” adındaki pigmentten ileri geliyor.
Antioksidanlar: Hastalıklara karşı vücudun direncini artıran, kansere karşı koruma sağlayan, Alzheimer riskini azaltan, kalp ve damar sağlığını koruyan, özellikle yaşlanmaya bağlı sağlık sorunlarını önleyen antioksidanlar çilekte bol miktarda bulunur.
2006 yılında The American Journal of Clinical Nutrition dergisinde yayınlanan bir makaleye göre çilek antioksidan bakımından en zengin 50 yiyecek arasında yer alıyor.
Çileğin antioksidan etkisi meyveye parlak kırmızı rengini veren antosiyanin adlı bileşenden, yüksek C vitamini içermesinden ve kuersetin pigmentinden kaynaklanıyor.
Kanserden Korunma: Çileğin antioksidan etkisi çeşitli kanser türlerinin yolunu açan serbest radikallerin artmasını (oksidatif stres) önlüyor.
Bu başlı başına kanser riskini azaltan bir durumdur. Ancak çilek, kanserin gelişimini yavaşlatan “ellagic asit” adlı bir diğer bitkilere özgü kimyasal madde (fitokimyasal) daha içeriyor.
Tabii “çilek kanseri önlüyor” demek için oldukça erken. Çünkü şu ana kadar bu konuyla ilgili yapılan araştırmaların sayısı oldukça az ve hepsi laboratuvar ortamında yapılan hücre incelemelerine dayanıyor. İnsanların katılımıyla yapılacak araştırmalara ihtiyaç duyulmakla birlikte ilk sonuçlar oldukça umut verici.
1970’li yıllarda başlayan ve günümüze kadar devam eden bu konudaki araştırmalara göre çilekte bulunan ellagic asit bazı kanser türlerinde tümörün büyümesini baskılıyor. Çilek dışında, ahududu, kızılcık, ceviz ve nar da ellagic asit bakımından zengin meyveler arasında yer alıyor.
Kalp ve Damar Sağlığı: Çileğin etkili antioksidan içeriği kalp ve damar hastalıklarına zemin hazırlayan oksidatif strese karşı koruma sağlıyor. Yapılan bilimsel çalışmalar yabanmersini, kızılcık ve çilekte bulunan polifenollerin LDL oksidasyonunu ve kardiyovasküler hastalıkların görülme riskini azalttığını ortaya koymakta.
Bu meyvelerden her hafta 3 öğün yiyen kadınlarda kalp krizi riskinin %32’ye kadar azaldığı yönünde araştırma sonuçları bulunuyor.
Diyabet: Diyabet hastalarının çoğu tatlı tadı nedeniyle genellikle çilekten uzak durmayı tercih eder ancak, 1 kase çilek sağlıklı bir atıştırmalık olabilir. Üstelik kan şekerini korkulduğu gibi yükseltmez.
Uzmanlar çileğin lifli yapısının uzun süre tokluk hissi verdiğini ve uzun süren tokluğun gün boyu daha az karbonhidrat tüketilmesini sağladığını belirtiyorlar.
Kabızlık: Kronik veya akut kabızlık için en iyi çözüm yöntemlerinden biri gün içinde gıdalardan aldığınız besin lifi miktarını artırmak. Bol miktarda besin lifi içeren çilek bunun için iyi bir seçim olabilir.
Cilt: Çileğin cilde faydaları yüksek oranda C vitamini içermesinden kaynaklanıyor. Portakal ve greyfurttan daha fazla C vitamini içeren çilek bu sayede cilt kuruluğu, zamanından önce ortaya çıkan kırışıklıklar gibi sorunları önlüyor.
Çilek sadece meyve olarak yendiğinde değil maske olarak yüze uygulandığında da cilde pek çok faydası bulunuyor.
Kemik Sağlığı: Çilek, kemik yapısını koruyan enzimlerin üretiminde kullanılan manganez mineralini içerir. Manganez aynı zamanda gıdalar yoluyla alınan ve kemik sağlığının korunmasında son derece önemli kalsiyumun vücut tarafından emilmesi sırasında kullanılan bir mineraldir